12 Ağustos 2011 Cuma

İnatçı ve huysuz bir kadından

Herkese biter sözler de sana akmasa bile damlar hep. Böyle oldu şimdiye kadar. Şimdi yaşanan bu durumun söylenmiş bir sözle veya anne gibi davranmanla ( ki güzeldir bu ) bir ilgisi yok. Hayallerim üzerine yapılan eleştirinin en ağırını kolayca sırtlıyorum da alayına tahammül edemiyorum. Onca yılda haddin aşıldığını düşündüğüm tek olay yaşandı onda da konuşup hallettik zaten.

“E peki?” diyeceksin.

Bilmem, sadece sana kötülük edenden değil, sana kötülük edeni hatırlatmaya başlayandan da kaçtığın oldu mu? Artık defnettik dediğim öfke, seninle her konuşmamızda tekrar hortlamayı bildi. Belki sadece istemsiz bir hatırlatıcı olmandan değil acımı en çok gören ve en iyi bilen olmandan da kaçmışımdır.

Bencilce mi?

Çok.

Ama bu ahval ve şeraitte muhtaç olduğum kudreti bencilliğimde buldum.

İyi olmana çok sevindim. Ben nasıl olduğumu henüz kestirebilmiş değilim. Ne kadar geç yatarsam yatayım sabahları erken kalkıyorum. Kahvaltının en mutlu edici yanı babaanne ekmeği oluyor. Biraz kilo aldığım ve pantolonların düğmesi ile ufak çaplı bir kavgaya giriştiğimiz doğrudur. Hem yürüyüş olsun hem de ücretsiz kaynak suyu içme mutluluğuna erişmek için hemen hemen her gün Belen Çeşmesi’ne su almaya gidiyorum ve sanırım merkeze gitmediğim günler hayatıma kattığım en büyük değişiklik de bu oluyor. Yanıma bir ayakkabı, çok az kıyafetle bol kitap almıştım. Bolca getirdiklerimin hakkını vermeye çalışıyorum. Babaannemin adını Mistanis koyduğu misafir kedimiz ve onun yavruları buradaki nimetlerim. Daha ilk göz göze geldiğimizden beri çok sevdiğim siyah yavru ölünce “ölü sevicilik” değil de “öleceğini bildiğini sevmek” üzerine düşüncelere gark oldum.

Öyle pek anlatmaya değer şeyler de yokmuş hani.

Sen Meksika’yı toplayıp getir ve bir şişenin içine Küba havasını doldur. Başka bir ülke, başka bir hava her daim lazım değil mi?

Seni seviyorum.

İyi ol, mutlu ol.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

tam bir fahişesin!Sen kim,kürtlük kim ya? niye birilerine yaranmak için kendini aşağılar bir kadın anlamıyorum!

Butimar dedi ki...

Bu alakasız yazının altına bu yorumu neden bıraktın anlamış değilim ama kadını aşağılama yöntemi olarak "fahişe" "orospu" "kaltak" gibi kelimelere sarılacak kadar zavallı bir insan olduğun muhakak. Kime neden yaranmaya çalışayım? İnandığım şeyleri söylüyor olmam seni neden bu kadar rahatsız ediyor?

Adsız dedi ki...

Sen Kürtlük davası için ne yaptın? Ortaya koyduğun bir yaratım yada bu yaratıma bulunduğun katkı söz konusu mu acaba? Onun bunun yazılarıyla alıntılama yapmak ve senin ufak beyninin ve genel kültürünün yettiği kadar basit yorumlar ve metinler yazmak dışında ne yaptın? Yüksek topuklar vb gibi bayağı sitelerde sanat editörlüğü altında yaptığın işin kalitesi de ortada...Ben bir Kürt kızıyım...Ve senin gibi ufak beyinli insanların bu büyük davayı savunuyor(MUŞ) gibi yapmalarını ancak FAHİŞELİK olarak adledebiliyorum GÜLSÜM KURTUL!

Butimar dedi ki...

Senin bu saldırından başka bir sıkıntın olduğunu düşünmeye başladım. Yüksek topuklar benim arkadaşımın sitesi ve arada bazı etkinlikleri paylaşırdım yoksa merak buyurma sanat editörü falan değilim, o yüzden yaptığım işin kalitesini sorgulama. Ben bu hayatta daha fazla okumak, izlemek, öğrenmek, öğrendiklerimi paylaşmak, elimden geldiğince düzenlenen etkinliklere katılmak dışında başka bir şey de yapamıyorum bu konuda da kusuruma bakma. Kürt, türk, laz çerkez ne olduğun umrumda değil ama çok terbiyesiz bir insan olduğun muhakkak. - ismimi büyük harflerde yazmışsın ama göze sokmana gerek yoktu zaten adı sanı belli biriyim meçhul olan sensin -